GENEL

Rakamlarla Doğu Olayları Gerçeği

Büyüklerimiz ne yaptıysa ne söylediyse doğrudur! Onlar tartışılmaz,alternatif sunulmaz. çünkü onlar her şeyin en iyisini bilirler! İyide, ya göz göre,göre yanlış yapıyorlarsa ona ne dersin? Yerinde oturur handikaba dönüşen o maceraya sende destek vermiş olmazmısın? Bu ülkede ne kaybettiysek, konuşmamaktan, tartışmamaktan çekmişiz.  Demokrasinin özü olan; adam gibi kafa,kafaya verip ortak kararlara varamamışız. Statükoya alternatif sunulduğunda da; ya çatak sesler ya da vatan haini diye ilan edip suçlamışız… Yıllardır söylüyorlar, söylüyoruz, bu işin sonu gelmez. Bugün bastırırsın yarın karşına yine çıkar. Köklü çözümler üretmedikçe daha çok Mehmetçikler ölür, daha çok Analar ağlar. Her geçen gün toplumsal huzurumuz kaçar. Bir arpa boyu bile  yol alamayız. Ülkenin koşulları ve komşuları göz önünde,zayıf noktanın affı olmaz. PKK’nın eylem ve saldırılarının başladığı 15 ağustos 1984 ten sonraki 10 yıllık sürede yaşanan  olaylarla ilgili olarak, Milli Güvenlik Kuruluna sunulmak üzere, Milli Güvenlik Siyaset Başkanlığı tarafından hazırlanan bir raporda verilen rakamlar bakın ne diyor;

‘’ Çatışma ve operasyonlar sırasında 244’ü subay,621’i astsubay,275’i emniyet görevlisi, geride kalanı da köy koruyucusu er ve erbaş olmak üzere 4.644 güvenlik görevlisi, ayrıca 4.036 sivil hayatını yitirmiş, buna karşılık 6.443 PKK’lı öldürülmüştür. Operasyonlarda 2 savaş uçağımız ve 3 helikopterimiz düşmüş, 5 tankımız imha edilmiş, miktarı belirlenemeyen silah ve mühimmat hizmet dışı kalmıştır. Operasyonlar sırasında yakalananlardan 16.400 kişi hakkında dava açılmış ve bunların büyük bölümü bir süre tutuklu kalmıştır. Çok sayıda güvenlik görevlisi yaralanmış, bunlardan 170 subay,264 astsubay, 400 uzman çavuş ve 795 er sakat kalmıştır. Kaybedilen Milli servetin tutarı 4.2 katrilyon liradır. Bölgenin Milli bütçeye katkısı önceki yıllara nispetle 370 trilyon lira azalmıştır. Operasyonlar sebebiyle bölgede çevre dengesi bozulmuş, tabii zenginliklerimizdeki tahribat rakamlarla ölçülemeyecek boyuttadır. Kaybedilen bu tabii zenginliklerimizin yeniden kazanılması mümkün değildir…’’ …

 

Askerlik süresi 15 ay’dan 18 ay’a yükseltildiği 1995 Temmuz ayında Orgeneral Doğan GÜREŞ:  ‘’ PKK’ya karşı mücadele veren güvenlik görevlisi sayısı 220 bine ulaştığını’’ söyledi.  Dönemin İçişleri Bakanı Nahit MENTEŞE’NİN verdiği bilgilere göre: 1994 yılı sonuna kadar 2.297 köy boşaltıldı. Güvenlik gerekçesiyle yakılan köy,mezra sayısı 285 ve 37.752 bin kişinin evi yakıldı. 225 bin 283 kişi de başka sebeplerle evsiz kaldı. Bu süre içinde 3 milyon insan göç etti. Göç sonucu 1990 sayımına göre Mersin’in 422 bin olan nüfusu 1 milyona, Adana’nın 927 bin olan nüfusu 2 milyona, Diyarbakır’ın 380 bin olan nüfusu 1,5 milyona çıktı…

Türkiye Ziraatçılar Derneği tarafından yapılan araştırmaya göre; Köylerin boşaltılması, ekili alan ve ormanların yakılması sonucu 12-13 trilyon liralık Ekonomik kayıp meydana geldi. Sadece Mardin ilinde 371 bin 492 dekarlık tarım arazisi köyler boşaltıldığı için işlenemez duruma düştü. Hububat ekili alanların 70 bin dekarı güvenlik gerekçeleriyle yakıldı. Hayvan sayısında en az %50, orman alanlarında %60 azalma oldu…

10 yılda PKK ile mücadele için harcanan para 2 katrilyon 135 trilyon 500 milyar liradır.(resmen bildirilen) Türkiye’nin en büyük yatırımı olan GAP’a yapılan harcamanın 6 mislidir. 45 bin köy koruyucusuna yapılan ödeme 5 trilyon lira. Bölgede yapılan 8 bin polis lojmanı, 55 cezaevi, 353 jandarma karakolu ve 700 jandarma lojmanlarıyla beraber maliyeti 30 trilyon. Ödenen tazminat miktarı 4 trilyon, askeri, adli ve MİT mensuplarına ödenen tazminat 7 trilyon. Bir kuzey ırak operasyonunun maliyeti 15 trilyon, Turizm sektörünün kaybı ise 20 trilyon liradır. Bu rakamlar şu şüpheleri de ortaya koymaktadır ki; Devlet ten terör adı altında paramı hortumlanıyor?  Bu lanet olayın,ortak kardeş kavgasının bitmesini istemeyen çevreler; ezan, bayrak, vatan, milletin sözde  ‘’bekası’’ ile halkı uyutup siyasi,maddi rantmı sağlıyor?  Bunca para ile 6 adet Atatürk barajı ve çevresindeki gölet, Baraj, santral, köprü (GAP) daha yapılabilirdi.Bu 6 projeyi Türkiye’nin 7 bölgesine yayıldığını düşünelim! Türkiye’de işsizlik,enflasyon diye bir şey kalırmıydı? Bunca savunma harcamasını Hava savunmasına yatırmış olsalardı, ABD gibi her kıtada dolaşan filolarımız olurdu. Ama bunlar olmaz, çünkü kimisi statükoyu korumak adına at gözlüğü ile bakıyor, kimisi dümenini tüttürüyor. Ölenler ne de olsa fakir fukara ailelerinin çocuklarıdır. Şimdiye kadar harcanan yaklaşık 110 milyar dolar(10 katrilyon tl.) İse; bu ülkede namuslu çalışan vatandaştan alınan vergilerdir. Harcanan para ile şu ana kadar 7 bin tam donanımlı tıp merkezi, 100 bin tam donanımlı okul yapılarak eğitim ve sağlık sorununu halledilmesi gereken yerde,işte sonuçları ortadadır.

Yok sayarak sorunlar yok olmuyor! Askeri yöntemlerle, iki tarafında insan kayıpları arttıkça,Tabutlar geldikçe, ve  isimleri sokak,cadde,Parklara verdikçe, bundan etkilenen halkta da, duygusal kopuşmaların Kürt-Türk ayrışma,çatışmaları başlamadan, artık gerçekleri görmenin ve ona göre davranmanın tam zamanıdır.

Yarın çok geç olmadan.

Kasım 1995 (Le Monde,Avrupa İnsan hakları komisyonu,Cumhuriyet,Milliyet,Adıyaman Söz, Gerger Fırat ..yayınlandı)

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu